Mobilya yıllar boyunca estetikle ihtiyacın birleştiği en önemli üretim alanlarından biri oldu ve olmaya devam ediyor. Yıllar değiştikçe ihtiyaçlar, ihtiyaçlar değiştikçe modeller, modeller değiştikçe fiyatlar değişti ve değişmeye devam ediyor.

Uğur Özdemir Mobilya ve Dekorasyon Uzmanı

Türk mobilya sektörü zor bir dönem geçirdiği 2008 yılının geride bıraktığımız döneminde 3 önemli fuarın etkilerini tartışıyor. Bunlardan ilki İstanbul’daki fuardı. Ardından Bursa İnegöl’de yapılan ve daha çok ekonomik ürünlerin görücüye çıktığı fuar ve en son Milano’da düzenlenen  Türk mobilya sektörünün de yakından takip ettiği uluslararası etkinlik de geride kaldı.

İstanbul’da her yıl geleneksel olarak yapılan mobilya fuarı kendini yenilemeye çalışırken, İnegöl Fuarı ucuz, şık ve kaliteli modellerin sergilendiği bir etkinlik olarak geleneksel çizgisini korumaya çalıştı. Avrupa’nın mobilya şovu olan Milano Fuarı ise direnip, tarihteki şaşalı günlerini arıyor izlenimiyle kapandı.
Bu üç fuarın ortak noktasında “Amerika’da Mortgage kriziyle başlayan ve tüm dünyada etkileri hissedilen ekonomik krizin yol açtığı dönüşüm” yer alıyor.

Bu dönüşüm çabası her üç fuarda ağır klasik mobilyalardan, modern, basit ve dolayısıyla daha ucuz mobilyalara ağırlık verilmesiyle kendini gösterdi. Ancak mobilyanın ruhunda yer alan ve hiçbir zaman değişmeyecek olan estetikle ihtiyacın harmanlanması gerçeği, modern tarzdaki mobilyalarda bile klasik çizgi ve malzemelerin öne çıkmasını sağladı.

Bu da bu senenin modellerinde klasik mobilyaların değişmezi kahverengi ve deri kombinasyonlarının öne çıkmasını sağladı. Bu kombinasyonda kullanılan diğer iki rengi ise yeşil ve hardal sarısı. İşte bu kombinasyonlar modern tarzdaki mobilyalarda klasik görünümü sağlıyor.

Bu senenin en dikkat çeken olaylarından biri de mobilya süslerinde bolca Swarovski taşlarının kullanılması oldu. Böylece özellikle kırlent süslemelerinde ve ön hatlarda bolca Swarovski taşı kullanılıp, ışıltılı görüntü sağlayarak mobilyaları daha cazip hale getirilmeye çalışıldı.

Aslında bu durum ülkemizde mobilya sektörünün içinde bulunduğu durumun da kısa bir özeti. Türk tüketiciler hali hazırda ekonomik koşullar nedeniyle mobilya modasını yakından izleme şansına sahip değil, yeni modelleri çok zor kabul ettikleri için üreticiler bu gerçekten hareketle klasik çizgiler ve süsleri modellerine bir biçimde entegre etmek zorunda kalıyorlar. Avrupa’da ise ekonomi daha iyi olduğu için mobilya modası nispeten daha hızlı gelişme gösteriyor.

Devamı Derginiz Tuna Boyları Rumeli'nin 56. sayfasında...